Geçtiğimiz sayılardan birinde Yılmaz Özdil’in yazdığı ‘M. Kemal’ kitabından söz etmiştim. Atatürk hakkında çok şey bildiğini sanan birçok kişinin, hiç duymadığı birçok olayın bu kitapta yer aldığını da belirtmiştim.
İşte onlardan birini, günümüz Türkiye’sinde örnek alınmaya çok gerekli gördüğüm için, aktarmak istedim.
Mustafa Kemal’in yaşayan tek kardeşi, kendisinden 4 yaş küçük olan Makbule, ağabeyinin karşı çıktığı bir evlilik yapar ve bu evlilik boşanmayla sonuçlanır.
Makbule’nin ikinci evliliğinin anlatıldığı bölümü Yılmaz Özdil’in kitabından aynen aktarıyorum (S. 264-265):
…Makbule 1935 yılında, 50 yaşındayken ikinci defa evlendi.
Mecdi Boysan’la nikahlandı.
Düğün yapılmadı.
Nikah fotoğrafları basında yer almadı.
Maalesef yine başarısız, menfaat odaklı bir evlilikti.
Mecdi Boysan’ın İstanbul Mecidiyeköy’de fabrikası vardı.
Makbule’yle evlenir evlenmez aniden tırmanışa geçti.
O yıl yapılan seçimlerde Edirne milletvekili oldu.
İş Bankası idare meclisi üyesi oldu. Yetmedi, müteahhitliğe başladı.
Dikkat çekici hızla zenginleşiyordu.
Mustafa Kemal’in kulağına tatsız laflar geliyordu.
Bir akşam sofradayken maliye bakanı Abdülhamit Renda’yı hemen yanındaki sandalyeye oturttu. “ne yap et, bizim enişteye iltimas geçilmesine mani ol, benim namıma iş yaptığı zannedilebilir, kendisinin öyle niyeti olmasa bile öyle zannederler” dedi.
Lisanı münasiple “defterini dür” demişti.
Çok geçmeden fabrika kapandı.
Mecdi Boysan’ın iflas ettiği duyuldu.
1939’da milletvekilliği sona erdi.
Aynı yıl boşandılar.
Harç bitmişti, yapı paydostu…
Ahlaklı, dürüst, vicdanlı, onurlu, inançlı, olduğundan kendilerinin bile şüphesi olanların, “devletin malı deniz, yemeyen keriz” deyişini kendisine ilke edinmiş olanların ders alması gerektiğini düşünüyorum.
NOT: Geçen hafta değindiğim konuyla ilgili aydınlatıcı bilgilere henüz ulaşamadığım için bu sayıda beklenilen açıklamayı yapamıyorum.
Umarım gelecek haftaya tamamlarım.