Kaymakam ve emniyet müdürünün okuması dilek ve ricasıyla…

Bu yılın başında; “Öncelik Hayatın, Öncelik Yayanın” sloganıyla bir kampanya başlatıldı.

Ordu ilinde uygulamaya konulan trafikte elektronik denetleme sistemini kaldırdığı için heykeli dikilmesi önerilen içişleri bakanımız bu kampanyanın da öncülüğünü yaptı.

İlçemizde, kaymakam ve emniyet müdürünün de katıldığı törenli uygulamalarla kampanya halka tanıtıldı ve yerel basının sayfalarında yer aldı.

Sonra neler mi oldu…

Hız limitinin kaldırılmasından sonraki gibi, bu kampanyaya uygulamaya konulduktan sonra da yayaya çarpma şeklinde meydana gelen kazaların önü açıldı.

Böyle bir uygulamanın başlatılmasında şüphesiz gelişmiş ülkeler örnek alınmıştır.

Gerçekten de Avrupa ülkelerinde yaya yolun kenarında durup da sola baktığında araçlar durur ve yayaya yol verir.

Bu kampanyayı başlatan büyüklerimiz de gezdiği ülkelerde bunu görmüş veya duymuş olmalılar. Niye biz de yapmayalım gibi bir hevese kapılmışlar.

Ama ya iyi incelememişler veya iyi dinlememişler.

Öncelikle bu uygulama şehir içindeki sokaklarda, cadde değil ha, tek şeritli sokaklarda görülür. Bir sürücü yayaya yol verdiğinde arkasından gelen başka bir sürücü onu geçemez ve arkasında durmak zorunda kalır. Böylece kendisine yol verilen yaya güven içinde geçişini tamamlar.

Fatsa’da Yeni Kumru Cadde’sinde, Sakarca Caddesi’nde, Sevgi veya Reşadiye Caddesi’nde bu kuralı uygulayabilirsiniz. Çünkü bir sürücü yayaya yol verdiği zaman arkasından gelen kural tanımayan sürücü de (her ne kadar korna çalarak öndeki sürücüyü taciz etse de) durmak zorunda kalır.

Peki aynı sahne, İstanbul, Ankara’dan bu yana Samsun üzerinden tüm Karadeniz’i Sarp sınır kapısına bağlayan şehirler arası karayolunda yaşanırsa ne olur…

Öndeki aracın durduğunu gören arkadaki sürücü hemen sol şeritten yoluna devam eder ve kendisine yol verildiğini düşünen yaya birinci aracın önünden geçtikten sonra ikinci şeritte durmayan aracın altında kalır.

Bu olayın, geçtiğimiz günlerde Kurtuluş Mahallesi sahilinde bir anne ve çocuğunun ölümüyle sonuçlandığını herkes hatırlamaktadır.

Bu kampanyayı ortaya atan sayın büyüklerimiz neyi düşünmüş, neyi düşünmemişler bilemeyiz ama ilçemizin yetkilileri acaba üç şeritli ve zaman zaman çok yoğun bir trafiğe sahne olan sahil yolunda bunu nasıl uygulamaya koymuşlardır anlamakta güçlük çekiyorum…

Bir an için, karşıdan onlarca aracın geldiğini gördüğü halde, öncelik hakkı olduğunu düşünen bir yaya yola çıkınca tüm sürücülerin durduğunu varsayalım. Bir yayanın geçişi süresince o kadar araç duracak. Hemen birkaç saniye sonra yeni bir yaya daha gelebilir, gene tüm araçların durduğunu düşünelim. Bu kural hakkıyla uygulanırsa, özellikle şu yaz günlerinde, trafik bir tarafta Ünye’ye, diğer tarafta da Bolaman’a kadar uzar gibi geliyor bana.

Tersini savunanlar varsa beni arasın, bu sahneyi canlı olarak izleteyim onlara.

Uzun söze gerek yok; Fatsa sahil yolunda bu kuralı uygulamanın mantığı olmadığını iddia ediyorum. Tersini düşünen varsa her türlü ortamda tartışmaya hazırım.