“Bu sene kokarca böceği nedeniyle fındıkta beklenen rekolteyi tutturamadık. Rekolteye ulaşmak bir yana çok büyük kaybımız var. Fındık sadece bir bitki değildir. Bölgemiz insanının en temel geçim kaynağıdır. Fındığın olmaması demek sofranın kurulamaması demektir. Fındığın olmaması demek ülke ekonomisinin zararı demektir. Fındığın olmaması demek borç demektir. İhtiyaçların ötelenmesi demektir. Bu kadar önemli bir metanın bir böcek tarafından yok edilmesi gerçeği karşısında acı duymamak mümkün değildir.
Kokarca böceğinin zararlarını anlatmanın bir manası yoktur. Bu böceğin bölgemiz halkına verdiği zararlar, bu işle uğraşan herkesin aklının bir köşesindedir. Böceğin ne zaman geleceği yada geldiği, geldiğinde fındığa ne kadar zarar verdiği ya da vereceği herkesin malumudur. Durum böyleyken çiftçinin yada devletin önlem almaması ya da önlem almak için gecikmesi bizi üzen ve gerçekten acı veren olgudur. Bu böcekle baş etmek elbette zordur ama imkansız değildir. Çiftçi bu mücadelede kendi başına yeterince başarılı olamaz, bunun için ne ekonomisi ne de ekipmanı yeterli değildir. Burada sorumluluk ve bu mücadelede asıl görev devlete düşmektedir. Devlet hem bir bölge için hem de ülke ekonomisi için çok büyük önem taşıyan fındık ya da başka ürünlerin, telafisi mümkün olmayan kayıplar vermesinin önüne geçmek için tedbirler almalı, bunları uygulamalı ve uygulanması için yaptırımlar koymalıdır.
Yoksa iş işten geçtikten sonra üzülmenin bir anlamı yoktur.”