Fatsa Söz Gazetesi / Fatsa'dan Güncel ve Özgün Haberler

KIZ ÇOCUKLARINI İYİ TAKİP EDİN

KIZ ÇOCUKLARINI İYİ TAKİP EDİN
Haluk Ekiz( halukekiz@gmail.com )
06 Mayıs 2025 - 14:29
Ordunun Ulubey ilçesindeki Üniversitede eğitim gören Kastamonulu bir kızımızın ölümü ve ölme şekli konuşuluyor bir kaç gündür sosyal medyada.
Ölüm şekli derken,
Şehir merkezinden uzak, Küpkaya denilen, uçurumların ve engebeli kayalıkların olduğu yerde, beraberinde kendisinden yaşca büyük evli ve iki çocuklu bir erkekle anıldı olay.
Her ikisi de kayıptı. Birkaç gün etrafta aradılar, bulunamadılar.
En sonunda Arama kurtarma ekipleri gelerek su içinde tarama yapılarak önce kızın, iki gün sonra da erkeğin cansız bedeni bulundu.
Detaylarını mutlaka bilenler vardır ama,
— İki çocuklu adam, kızla sevgilimiydi?,
— Bu ilişkiyi duyan adamın eşi, akrabaları vs. her ikisini de öldürdü mü?,
— Kastamonudan kızın aile tarafı gelip her ikisini de infaz mı ettiler?,
— Her ikisi de intihar mı etti?,
— Ya da, adam tesadüfen oradaydı da, kızı kurtaracakken her ikisi de kanyona yuvarlanıp öldüler mi?
Biz bunların hiç birini bilmiyoruz. Yetkililer zaten gerekli araştırmaları yapıyordur.
Dikkat ederseniz, evli ve çocuklu adamın ailesine haberciler çoktan ulaşmışlardır ama herhangi bir açıklama yapılmadığına göre, demekki kimse konuşmak istemiyor.
Neyse, biz konumuza dönelim.
Dedik ya!
Kız çocuklarımızı iyi takip edelim diye.
Takipten kastımız şudur.
Kız çocuğu olmayan bilmez demeyelim, bu anlatacaklarımızı kız çocuğu olanların da bir çoğu bilmiyor, görmüyor, duymuyor, veya ihmal ediyor.
Allah insanları Kadın ve Erkek olarak ikiye ayırmış.
Erkeğin fiziksel gücüne yatırım yaparken Kadını duyguyla, merhametle, hislerle donatmış.
Siz bakmayın KADIN ve ERKEK EŞİTTİR söylemlerine.
Ne kadın, erkeğin fiziksel gücüne ulaşabilir,
Ne de Erkek, kadının duygusal gücüyle baş edebilir .
Fıtrat böyleyken, daha çocukken erkeğe sağlanan imkanlar ve serbestlik, kız çocuklarına verilmez.
Erkek çocuklara,
— Erkek değil mi, yapar,
— Amcaya küfret oğlum,
— Oğlum değilmi, kırar da vurur da!
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
Ama sıra kızlara gelince, babalar ve anneler, ilave olarak abiler, radarları hep evin kızına ayarlar.
Gittiği geldiği yerler, arkadaşları, eve geliş saatleri, giyimleri hep sorun olur kızların.
Onları , potansiyel kandırılacak nesne olarak görürler.
Sanki namusun yolu, kızları kontrol altında tutmaktan geçer.
Kızlar küçükken sevilir. Büyüdükçe yarı açık cezaevinde yaşayacaklarının farkında olamazlar.
Anne daha ilkokuldayken o meşhur uyarıyı yapar,
— Baban duymasın seni döver,
— Akşam baban gelince ne diyecen?
–Duyunca baban çok kızdı!!
Daha neler neler.
Kız Çocukları, sürekli korku pompalanarak kontrol edilmek istenir.
Erkek çocuklar canı istediğinde, dışarı çıkabilir, arkadaşlarıyla dolaşabilir, halı saha maçlarını evde ballandırarak anlatabilir, spor salonlarına gidip kaslı vücut resimlerini evde gösterip alkış alırlar.
Bu onların fiziksel ihtiyaçlarını giderir.
Ama kızların duygusal ihtiyaçlarını düşünen olmaz.
Pek çok baba, kızına,
— Seni seviyorum demez, diyemez.
Gurur yapar. Şımaracağını sanır.
— Sen benim için çok değerlisin demeyi aklından bile geçirmez.
Oysa kızların, duygusal boşluğunu doldurmak için bu sözlere çok ihtiyaçları vardır.
O yüzden kızlar da erkekler kadar değerlidir ailelerde. Öyle de olmalıdırlar.
Allahın onlara yüklediği annelik ve doğurganlık görevleri gereği her ay kendilerini yenileme adına uğraşacakları sorunları vardır.
O dönemler çok hırçın gergin olurlar. Yine sevgiye anlayışa en çok ihtiyacı olduğu zamanlardır.
Bir kız, herhangi bir derdi, sıkıntısı olduğunda anne babasıyla dertleşebilmelidir.
Sevin onları. Terslemeyin. İncitmeyin.
Otoriterliği elden tabiki bırakmayın ama yanına mutlaka sevgiyi koyun.
Kızlar, erkekleri tanıma konusunda önce babalardan başlarlar.
Bir baba, kızı için çok şeydir.
Bir kız, ihtiyacı olduğunda babasına yaslanabiliyorsa dışarıda hiç bir erkek onu alt edemez, kandıramaz, duygularıyla oynayamaz.
Kızları, istemedikleriyle zorla evlendirmeyin. Olmuyorsa,
— Ben söz verdim, bu iş olacak! dayatmasıyla hayatlarını zindana çevirmeyin.
Evlendiklerinde bile, ilgiyi, irtibatı koparmayın. Sorunu olduğunda çalacağı kapı sizin kapınız olabilsin.
Evlenirken evin anahtarlarını size bırakmak isterlerse reddedin.
Canları istediğinde, siz evde olmasanız da kapıyı açıp içeri girebilsinler.
Yoksa,
Bir başkasına ihtiyaç duymaya mecbur kaldığında, başlarına her şey gelebiliyor.
Bir çok erkek, ilgiye, sevgiye muhtaç olduklarını hissettikleri kızları bu yönleriyle yakalıyorlar.
Kendi fiziksel ihtiyaçlarını, duygusallık zehirleriyle karıştırıp, kızlara zerk ediyorlar.
Oysa kamuoyuna yansımayan ve ölümle sonuçlanmayan o kadar çok yaşanmışlık var ki.
Burada kaybeden ağırlıklı olarak kadınlar oluyor.
O zaman da, faturanın büyüğü anne babalarda oluyor bilesiniz.
Herkese Selam,
Herkese Saygı.
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
KÖŞE YAZARLARI

Copyright © 2020 / Fatsa Söz Gazetesi / Tüm hakları saklıdır.