“Bir motorlu aracın, kaza yaptıktan sonra, hasar gören parçalarının düzeltilmesi veya yenisinin monte edilmek suretiyle, ARACIN eski haline getirilerek tekrar kullanılması için yapılan işlemleri meslek edinen kimselere KAPORTACI denilmektedir.
Kaportacının yaptığı bu işlemlerin sonunda, değişen veya onarılan parçaların boyanması işlemini yapmayı meslek edinmiş kişilere de OTO BOYACISI denilir.
Bu meslekler ayrı ayrı yürütüldüğü gibi, her ikisini de aynı anda icra eden işletmeler mevcuttur.
Arabalarla 70’li yıllarda tanıştık. O dönemler, otomobil tek tük karşımıza çıkarken, köylerde toplu taşıma, Cip, Minibüs, Açık kasa Kamyon ve hatta Traktörlerle yapılmaktadı.
Atıyla şehire gidip gelenler de vardı.
Dolayısıyla, araçlar hem az dı, hem de teknolojileri gereği yavaş gittiklerinden kazalar ÇARPIŞMA şeklinde olmazdı.
Genelde kazaları;
Freni patlamış, Virajı alamamış, Bijon kesmiş, Teker çıkmış vs şeklinde duyardık.
O yüzden KAPORTACI mesleği yok denecek kadar az dı.
Yolların asfaltlanması ve Otomobillerin çoğalmasıyla çarpışma kazaları arttı ve bu meslek doğdu.
Önceleri, uyguladıkları işçiliklerin etkisiyle ve araçları eski haline döndürdükleri için ÖVÜLEN, METHEDİLEN KAPORTACILAR, zaman içinde OTOMOBİLLERİN ÇOĞALMASI ve ALINIP SATILARAK ticaret hayatımıza girmeleri sonucu, kaza yapan bir araba, eğer düzgün bir şekilde onarılıp boyanmadıysa, fatura onlara kesildi.
Bu sefer, kaza yapan, parçası değişen ya da işlem gören arabalar, alıcı bulmakta zorlandı.
Hiç kaza yapmamış araç sahipleri, mallarını hem ballandırarak hem de, ÜSTÜNE BASA BASA BOYA, DEĞİŞENİN OLMADIĞINI gururla söyleyerek malına müşteri buldular.
Bu durum zamanla, işini düzgün yapamayan Kaporta ve Boyacıların da etkisiyle daha da dillendi.
Yani, yollarda, şasi ayarı bozuk yan yan giden, ya da boyası tutmayan görüntüdeki arabalar KAPORTACI ları daha da zora soktu. .
Ve uzun zamandır , Araç alacak olanlar önce BOYA, DEĞİŞEN VAR Mİ diye soruyor.
Ama gelin görün ki,
Günümüzde, son model cihaz ve ekipmanlarla hizmet veren KAPORTACI VE BOYACILAR, fabrika ayarında işçiliklerle yaptıkları arabaları Piyasanın kullanımına sokmalarına rağmen, bu BOYA, DEĞİŞEN KORKUSU bir GELENEK olarak devam ediyor.
Kaza yapan biri, EN İYİ KAPORTACIYA gidip aracını yaptırıp kullanıyor veya satıyor ama tekrar araba almaya kalktığında ise, BOYA, DEĞİŞEN var mı diye soruyor.
Boya ve değişeni olan arabalardan uzak durup alıcı olmaktan çekinenleri görünce aslında KAPORTA VE BOYACILARA HAKSIZLIK ETTİĞİMİZİN FARKINDA OLALIM..
Bir düşünürsek,
Kaza sonucu hasarlanan arabaları onararak, toplumun kullanımına sunup, yedek parça ve boya arzıyla bilmem kaç kişinin ve sektörün ekmek yemesine vesile olarak ekonomiye katkı yapan bu meslek gurubuna ÖCÜ GİBİ BAKMAYI BIRAKALIM.
Herkese Selam
Herkese Saygı”