Merhaba arkadaşlar, sohbet günümüz geldi bence
Geçmişten bu güne öğretilenlerin aksine hiçbir şeyin yaşı yok. Hayta yeni nesil, yani sizin çocuklarınız yaş kavramını bilemeyecek belki. Çünkü artık herkesin her şeyi yapabildiği, herkesin her alanda kendini gösterebildiği, zaman kavramının olmadığı ve her şeyin herkese yakıştığı bir dönemdeyiz. Yıllardan bu yana bilmemiz gereken tek şey var, o da hepimizin aynı olmadığı. Hepimizin kendine has özellikleri var. Mesela ben enteresan bir şey söyleyeyim. Yıllardır herkesten duyduğum, okulda öğrendiğim, ailemden öğüt aldığım kararlılık ve hedef kelimelerinin anlamını yeni öğrendim. Peki bana eksik diyebilirmiydik? Hayır. Hayatımı gayet idam ettirdim bu güne kadar. Sadece daha önce bilseydim biraz kolaylaşırdı. Ama hiç ah vah etmedim. Öğrenmiş olmak bile bana büyük kolaylık. Ya hiç ne demek olduğunu bilmeseydim. Düşünemiyorum…
Ben son birkaç senedir kendimi rahat bırakmak, sıkmamak, sıkıştırmamak, kendimi olduğum gibi kabulün peşindeydim. Güzel de yol aldım geçmiş bene bakınca, fakat tabii kavramlar da karışabiliyor. İnsanın kendisini rahat bırakması demek biraz da ince bir çizgiymiş gerçekten; rahat bırakmakla tembellik arasında gidip gelen bir çizgi. Bunları keşfettim sonra. Gördüm ki, evet kendimi harika rahat bırakıyorum.
Sonra yazmaya başladım. Düşünmeden aklıma ne geldiyse sadece yazdım. Yargılamadan, kısıtlamadan, sınırlamadan, hiç eleştirmeden yazdım. Kendime hem zaman verdim, şefkatli davrandım ama aynı zamanda da disiplini elden bırakmadım. Yeni noktamı bulmuştum: Hem disiplinli, hem esnek olmak!
Ve derken böyle böyle hayata karşı kaybettiğim motivasyonumu yeniden yakaladım. Hayaller kurarak; o hayallere doğru neler yapmam gerektiğini düşünerek, adımlar atarak. Şimdi ise çok şükür kendime belirlediğim hedef ve planlarımın tam ortasında mutlu bir şekilde devam ediyorum hayatıma; hepsini gerçekleştirerek!
Yani, işin özü, ben diyorum ki kararlar, hedefler insanın hayatını bir yerden bir yere taşıyormuş. Aksi halde insan boşlukta epeyce savruluyormuş, hayat enerjisini kaybediyormuş. Tüm bunları kendi kendime keşfetmem de bir o kadar kıymetli oldu benim için çünkü biliyorum ki artık bu bilgiler tüm hücrelerime yerleşti. Ne zaman boşlukta sallandığımı hissedecek olsam, gidilecek yolu çok iyi biliyorum artık.